Sistem teorisinin temel yaklaşımı, bir sistemdeki her öğe birbiriyle bağlantılı ve etkileşim halindedir. Her sistemin doğal bir dengesi vardır. Dengeyi, bir kişinin yaptığı bir hareket bozabilir. Bu hareket sistemdeki herkes tarafından hissedilir ve hareketi başlatan kişiyi de etkileyen bir döngüyü başlatmış olur. Sistem tekrar dengesini bulana kadar bu etki devam eder. Bu sistemlerin doğal işleyiş şeklidir.
Sistem konstelasyonu Aile, şirketler, siyasi örgütler, gönüllü kuruluşlar, belediyeler, şehirler, ülkeler hepsi birer sistemdir.
Konstelasyon çalışmalarında danışanın getirdiği konuya bağlı olarak hangi dinamiklere bakılacağına çalışma esnasında uygulayıcı belirler. Aile, ilişki, organizasyon ve iş sistem dinamiklerine bakılır.
Danışanın sistemde ki konumu, durumu ve diğerleriyle kurduğu ilişkileri anlaması, sistemden gelen aktarımları ve bilinçdışı etkileri fark etmesi, zihinsel ve ruhsal özgürleşmeyi başlatabilir. Danışanlar, bazı çalışma sonrası etkileri hemen hissederken, bazen iç içe geçmiş konular, olaylar veya düğümlenmeler olabiliyor. Bu durumda daha fazla çalışma ve zamana ihtiyaç duyulabiliyor.